Merhabalar,
Diziyi yeni bitirdim ve hazırsak taze taze anlatmaya başlıyorum.
Adından da anlaşılacağı üzere dizi patron sekreter hikayesi. Aslında konu klasik ama bu yapım bir nokta da diğerlerinden ayrılıyor ki dizi konu olarak her ne kadar klasik olsa da karakterler olarak çok farklıydı. Mesela her zaman ki nemrut patron yerine yumoş yumoş bir patron, normalde ezik gibi durmasına rağmen bu sefer arada sinirlenip ağzına geleni söyleyen bir sekreter, her gördüğü yerde kendini efsane güzel tanıtan -genelde dizilerde katıksız kötü olan- ama aksine şeker gibi huysuz bir Veronica Park yani zengin kızımız vardı.
Dizinin konusu değilde farklı olan bu karakterler sayesinde insan izlemeye devam ediyor ve seviyor. Arada hızlandırdığım, sardığım da oldu yalan yok. Özellikle şirket işlerinde çabuk sıkıldığım için ilerlettim ama siz muhtemelen izlersiniz.
Dizi konusundan fazla bahsetmeyeceğim çünkü spoilera çok açık bir teması var. Genel anlamda biraz bahsedersem şayet, iş yerinde geçen patron sekreter romantizmi diyebiliriz. Tabisi yine bir başkan olma süreci, bunun için yapılan dalavereler falan fistanlar da var. Şunu da belirtmeyi borç bilirim ki dizinin yan karakterleri de en az baş roller kadar ilginç ve eğlenceliydi.
İzleme konusundaki fikrime gelirsek şayet ben çok beğendim. Eğlenceli, komik, entrikasız romkomları seviyorsanız bence bunu da seversiniz. Bir önemli nokta da şu ki normalde dizilerde finale doğru bir polyannacılık oluşur. Sevmeyenler sever, olmayanlar olur, gelmeyenler gelir, bozulanlar düzelir ama bu sefer öyle olmadı. Değişenler tabi oldu ama keskin geçişler olmadı, 16 bölüm kötü olan aniden iyi olmadı, bir anda her şey düzelmedi. Sadece hayat devam ediyor ve zamanla her şey değişebilir tadında tadımlık umutlar dağıtarak bitirdiler diziyi ki bence daha güzel oldu.
Çünkü hayat her zaman kötü olmadığı gibi her zaman da toz pembe değil. Dört mevsim gibi insan ömrüde, geçiş geçiş :)
Bence izleyin ve hatta izlettirin ! İyi seyirler !
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder