9 Kasım 2015 Pazartesi

Biri kitap mı dedi ?

Merhabalar, ben geldim.

Kitap alışkanlığıma nasıl başladığımdan bahsetmek istedim bugün ben. Kitap okumaya çok küçük yaşta başladım ve hala da büyük bir keyifle okurum. Kitap okumanın bir hobiden ziyade yaşam biçimi olduğunu düşündüğümü bile söyleyebilirim. Ve ne kadar keyif aldığımı söylememe gerek yoktur değil mi :)

Ben ilk okuldaki öğretmenlerimin verdiği kitaplardan ziyade babamın bana getirdiği kitaplar sayesinde okumaya başladığımı söyleyebilirim. Babamın bana hediye ettiği ilk kitapta tarihimizde önemle yere sahip romanların kısa özetleri vardı ve oradan bakarak kendime okumak için kitap seçerdim.Ama aslında kitaplarımı düşündüğümde hafızamda en keyif alarak okuduğum ilk kitaplar arasında bu kitap veya içinden seçtiklerim değilde şu iki kitap var ; Jean Grange / Taş Meclisi ve Peyami Safa / Yalnızız. İkisi de bende çok ama çok ayrı yerleri olan, bana bir çok şey kazandıran ve güzel getirisi olan kitaplardır. Taş Meclisi yine babamın bana hediyesi olan kitaplardan biri ve tam tamına bir yıl dolapta onu okumam için ısrarla bekledi garibim. Ve doğru bildiniz, bir yılın sonunda okudum ve kendime lanet ettim "neden bu kadar bekledim". Yalnızız ise  merak duygusu ile aldığım ve daha ilk sayfalarında beni kendine bağladı. Hala da canım sıkıldıkça ara ara rastgele sayfasını açar okurum. Ve altınızı çizerek, dikkatinize parmak basarak diyebilirim ki "ne bekliyosun arkadaşım başla artık şu kitaba !!"
 


İşin her zaman ki gibi öz kısmına gelirsek, kitap iyidir, güzeldir, candır. Okuyun, okutturun. Kendi adıma bir kitap okuyan, iki çay içen insandan zarar gelmez :)

Not: Grange'ın günümüze kadar çıkardığı on adet kitabı vardır ve bence hepsini okuduğumu söylememe gerek yok. Evet doğru tahmin, sıkı bir hayranıyımdır :)
Not 2: Peyami Safa'nın tüm kitaplarını okuduğumu şuan için söyleyemem amma velakin hatrı sayılır bir kısmını okumuş bulunmaktayım ve evet yine doğru tahmin onunda hayranıyımdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder